GG
Spirit of the broken item, hear me out! We fell to pieces but let's accept it, we had a great time.


Ruvag
It was born over and over again. Hundreds, thousands, millions of times. Each time, it was a new species. And each time, it evolved back into itself.


Bitten
"Action and consciousness aren't in harmony. Action wants to pick the unripe fruit from the tree whereas consciousness leaves them there to ripen for so long that they fall off and get stomped on."
Friedrich Nietzsche

Naplast
Kusurlu planları, yanlış anlaşılan lafları ve tekrar eden hatalarıyla kendi olmaya devam ediyor.

Jung
...böyle anlar dolmuşlukla başlar. Haftalar ağır geçmiş, midede sıkıntı topu birikmiştir. Sonra beklemediğin anda, ortalıkta kimse yokken, oflaya poflaya eline bir kalem alırsın ya da duvar köşesinde duran sazın teline boş vurursun ve olaylar gelişir...
Ayıldığında ortaya saçılanlara inanamazsın. Onlar hala pas parlak, sanki kalbi atıyormuş gibi hareket halinde, karşındadır. Seninse opacity hala %33'tedir. Keşke ben hiç dönmesem, siz saçılmaya devam etseniz diye düşünürsün.

Pialo
Gözlerimi hapseden bu yapay ışık, varoluşuma aldırmayan bu büyük vitrin, farklılığımın derisini zımparalayan bu kültür.

Yuvica
Doğduğu günden beri varlığıyla bilinci arasında bir tercih yapabileceği günü bekliyordu.
Lütfen bekleyin... Lütfen bekleyin... Şimdi karşıya geçebilirsiniz.

Shaping Love
Düşünce, bir enerji formudur; bir yerde depolayabilir, saklayabilirsiniz ancak yok edemezsiniz, eninde sonunda ortaya çıkmasına engel olamazsınız.

Tafe
Zihnim o kadar hızlı çalışıyordu ki, biraz daha devam etsem o paslı tesisat mutlaka bir yerden patlak verecekti. Çaktırmadan çıktım... Hassiktir! Çıkarken vanayı kapatmış mıydım ki?


Gravity
"Hayatlarımız bize ait değildir. Rahimden mezara kadar yaşamış ve yaşayan başka insanlara bağımlıyız. İşlenen her suçla, yapılan her iyilikle kendi geleceğimizi doğururuz."
Bulut Atlası

Sonar
...böyle anlar dolmuşlukla başlar. Haftalar ağır geçmiş, midede sıkıntı topu birikmiştir. Sonra beklemediğin anda, ortalıkta kimse yokken, oflaya poflaya eline bir kalem alırsın ya da duvar köşesinde duran sazın teline boş vurursun ve olaylar gelişir...
Ayıldığında ortaya saçılanlara inanamazsın. Onlar hala pas parlak, sanki kalbi atıyormuş gibi hareket halinde, karşındadır. Seninse opacity hala %33'tedir. Keşke ben hiç dönmesem, siz saçılmaya devam etseniz diye düşünürsün.

Uilboek
"Elbette hayvanlardan farklıyız; hayır, onlar elbette uzay gemisi yapamazlar, hayır onlar matematikten anlamazlar, hayır tabi ki Shelley gibi romantik şiir yazamazlar. Lanet olsun! Siz bir balina gibi yüzebilir misiniz? Kartal gibi uçabilir misiniz? Bir yarasa gibi işitebilir misiniz? Bir kedi kadar güzel misiniz? Bir kedi kadar güzel kokuyor musunuz? Kimlerin hak sahibi olacağı ve kimlerin hak sahibi olamayacağı, kimlerin topluma dahil olup olamayacağı türünden bir ahlaki evrende kriterimizi akıl olarak belirlemek tamamen saçmadır ve ayrımcılıktan başka bir şey değildir! Eğer zürafalar insan ırkı kadar geri kafalı, kendini beğenmiş ve önyargılı olsaydı en az 2 metrelik boynunuz olmadığı sürece hiçbir hakkınız olmayacaktı. Sizi diri kesimle kestikleri, yiyecek olasınız diye kesip biçtikleri, sırf o kadar uzun bir boynunuz yok diye size her türden işkenceyi yaptıkları böylesine emperyalist bir zürafa dünyasında yaşamak ister miydiniz? İşte bizim ahlaki kodumuz böylesine ayrımcı ve önyargılı."
Steve Best

Rodot
Hayata sıfırdan başlamak için tüm hazırlıklar yapıldı. Tarihteki en eski tamir yöntemi "restart" butonunun yerini arıyorduk.

Haerenga
Neden başladığını bile bilmediğimiz bir günün akşamında, biraz keyif alalım diye başına oturduğumuz bir filmin kötü sonla bittiğini gördük. Şu an yaptığımızsa aynı filmi başa sarmak, aynı sonla bitişini izlemek. Ve bunu tekrar tekrar yapacağız. Ta ki kendimizi yok edene kadar.

Cordialis Roep
"Söylenmeye değer tek şey duygulardır, içten gelenlerdir. İnsan içinden geleni söylemeliydi yalnızca."
Virginia Woolf, Mrs Dalloway


Duo Semen
"Aslında dünyaya gelmek değil yaptığımız, dünyadan çıkmak: Tıpkı yaprakların ağaçtan çıkması gibi. Okyanus nasıl dalgalanırsa, evren de insanlanır."
Alan Watts

Tekbant
"Yalnızlık, insanın çevresinde insan olmaması demek değildir. İnsan kendisinin önemsediği şeyleri başkalarına ulaştıramadığı ya da başkalarının olanaksız bulduğu bazı görüşlere sahip olduğu zaman kendisini yalnız hisseder."
Carl Gustav Jung

Placo
Bu kadar betonun ve laf kalabalığının arkasında saklandığına göre, gerçek çok değerli bir şey olmalı.

Industry Sunset
Tüm ayrıntılarıyla ince ince işlediğimiz ikinci doğa, insanın yaratma gücünü tek tipleştirdiği kadar onun tür olarak varlığını da yepyeni açılarla besler.

Dodecahedron
Her ev, kaosu ve uyumu bir arada barındıran bir evren gibi. Onu oluşturan her bir odanın, her bir mekanın kendine özgü bir atmosferi ve hissi olması ise kaçınılmaz.

Lapid
Bazen boyutsuz bir düzlem, sonsuz bir müddet, sorunlu bir evrende öylece oyalanıyoruz.

Routen
Ben, hayatınızın en önemli gününde arkada yürüyüp geçen figüran, detaylardan ibaret bulanık bir silüetim.

Vantagent
Doğayla birlikte ayrı gezegene çıktık. Birkaç ışık yılı yol kat edip, elimizdekileri etrafa saçtık.

Flugi
Süzülürken iyi güzel de, her seferinde de bir parça eksiliyor.
Bozukluklar mı düştü acaba?
